İklim krizi ve çevre kirliliği Avrupa ve dünya için varoluşsal bir tehdit olmaya devam ediyor. Bu sorunla mücadele edebilmek, sürdürülebilir bir dünya inşa etmek adına son yıllarda birçok toplumsal politika ve bu politikaların öncülüğünde kişisel çabalar atılıyor. Yine böyle bir çaba ve politikanın ürünü olan ve içinde sanayiden finansmana, enerjiden ulaştırmaya, binalardan tarıma uzanan bir dizi alanda kapsamlı değişiklikler barındıran “Avrupa Yeşil Mutabakatı” ile iklim krizi ve çevre kirliliğinin etkilerinin azaltılması hedefleniyor. Birlikte bu mutabakatın detaylarını ve Türkiye’ye sağladığı etkileri birlikte inceleyelim.

 

Avrupa Yeşil Mutabakatı ve Sınırda Karbon Düzenlemesi

Avrupa Yeşil Mutabakatı; Avrupa Birliği’nin 11 Aralık 2019 tarihinde açıkladığı, 2050 yılına kadar net sera gazı emisyonlarının sıfırlanması ve ekonomik büyümenin kaynak kullanımına bağlılığının sona ermesi gibi temel hedefleri içeren yeni bir büyüme stratejisidir. Bu strateji ile Avrupa Birliği 2050 yılında, iklim-nötr ilk kıta olma hedefini ortaya koyuyor.

Temiz, döngüsel bir ekonomiye geçip iklim değişikliğini durdurmak, kirliliği azaltıp biyolojik çeşitlilik kaybını geri döndürmek gayesiyle oluşturulan program modern kaynakların verimli kullanımını artırmayı amaçlıyor.

Bu kapsamda Avrupa Komisyonu, Avrupa Birliği’nin iklim, enerji, arazi kullanımı, ulaşım ve vergilendirme politikalarının 2030 yılına kadar 1990’daki seviyesine kıyasla %55 emisyon azaltımı sağlanacak şekilde gözden geçirilmesi için 14 Temmuz 2021’de “Fit for 55 (55’e Uyum)” başlıklı bir mevzuat değişikliği paketi yayımladı.

Paketin uluslararası ticareti etkileyecek birçok ögesi mevcut. Fakat, en önemli unsurlarından birisi, dünyada ilk kez uygulamaya konulacak olan Sınırda Karbon Düzenlemesidir.

Sınırda Karbon Düzenlemesi (Carbon Border Adjustment Mechanism), Yeşil Mutabakat kapsamında 1 Ocak 2023 yılında uygulanmaya başlayan bir regülasyon sistemidir. Bu regülasyon çerçevesinde Avrupa Birliği ülkelerinin, daha düşük emisyon hedefi olan ülkelerde üretim yapmasının ve bu ülkelerden ürün ithal etmesinin önüne geçilmesi hedefleniyor.

Sınırda Karbon Düzenlemesi ile karbon kaçağı oluşma riskinin en yüksek olduğu gübre, demir-çelik, alüminyum, elektrik ve çimento sektörlerine yeni vergiler ekleniyor.

Mutabakatın Türkiye’ye Etkileri

Türkiye ve Avrupa Birliği ülkeleri arasında mutabakatta bahsi geçen sektörler başta olmak üzere birçok alandaki ticaret ilişkilerinin Sınırda Karbon Düzenlemesi mekanizmasından etkilenmesi bekleniyor. İhracatçıların bu durumdan daha az etkilenmeleri için üretim süreçlerini olabildiğince düşük emisyonlu ve çevre dostu olacak şekilde yeniden düzenlemeleri büyük önem taşıyor.

Group Recycling karbon emisyonunu azaltmak, doğal kaynakları korumak ve tasarruf etmek için benimsediği yöntemlerle, Avrupa Yeşil Mutabakatı’nın amaçladığı sürdürülebilir bir dünyanın inşasına katkılar sunuyor. Bu katkıyı geri dönüşüm alanına sağladığı hizmetlerle destekliyor.

Detaylı bilgi almak için web sitemizi ziyaret edebilirsiniz.